Neden bütün filmlerde gidenin yazdığı mektup gidenin ağzından okunur ki?
Öyle olunca daha mı duygusal oluyor? Burnumuzu sildiğimiz filler daha çok mu mukus emiyor? Hepimiz mektup/yazı her neyse onları okurken kendi iç sesimizi kullanmaz mıyız?
He ama film o kadar duygusal ki bunları düşünücek durumda değiliz öyle mi? He ben çok kılım /tüyüm/ yünüm. Yok o kadar değil de fazla gerçekçi/mükemmelliyetçiyim.
Peki hayat çok mu duygusuz? Peki hayat çok mu gerçek/mükemmel? Peki ben çok mu kılım/tüyüm/yünüm?
Bence düşünmeden atın elinizdeki sümüklü mendili sonra da zıbarıp yatın. çünkü yarın hasta ve uykusuz olucaksınız.
Bu gerçek evet ama mükemmel değil!
imza: bir yazan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder